Günümüzde bazı nsanlar kolay yoldan başarı elde etmenin yolunu arıyorlar. Oysa ki bilmiyorlar ki kolay yoldan elde edilen başarının kıymetinin olmayacağını ve bir gün o başarının kolay bir şekilde elinden kayıp gideceğini. Başarı her zaman azim eden, azim ile çalışanındır.
Sizde azmin zafere giden yolcuğunu, paralimpik oyunların doğuşunu, ülkemizin paralimpik oyunlardaki tarihsel sürecini, iç savaşın eşiğindeki Ukraynanın oyunlardaki başarısını, zihinsel engelli sporcuların oyunlara neden alınmadığını, dünya spor tarihe geçen sporcularımızı ve en önemlisi paralimpik oyunlar olmadan neden olimpiyat oyunlarının yapılamayacağı gibi bir çok sorunun cevabını yazının sonunda öğrenmiş olacaksınız...
PARALİMPİK NEDİR?
Paralimpik oyunları dünyanın dört bir yanından çeşitli engelli gruplarında elit sporcuların madalya için mücadele ettikleri çoklu spor
etkinlikleridir. Orjinal ismi paralympic olan oyunlar ingilizce engelli
anlamına gelenparalyzed ve olimpiyat anlamına gelen olimpic kelimelerinin birleşmesinden oluşmaktadır.
1948 yılında temel atılan oyunlar, o zamanlar sporcu bulunmakta zorlanılsada günümüzde milyarlarca insanı ekrana kitleyen en büyük spor organizasyonlarından biridir. Tüm Paralimpik Oyunları Uluslararası Paralimpik Komitesince yaz ve kış olimpiyatları olarak o dönemki olimpiyatların hemen ardın düzenlenir.
PARALİMPİK OYUNLARIN DOĞUŞU
1940lı yılların ortalarında İngilterede Dr. Gutmann askeri hastanede felçliler için rehabilitasyon merkezi kurarak II. Dünya savaşında yaralanmış parapleji hastalarının tedavisinden spordan faydalanmiştir. İlk başlarda tekerlekli sandalye sporununun gelişmesi için bireysel sporlardan yararlanmış, zamanla engelli gruplarını göz önünde bulundurarak farklı sporları da işin içi katarak sporsal çeşitliliği sağlamıştır.
Dr. Gutmann tekerlekli sandalye sporunu olimpiyat ruhuyla bağdaştırıp 1948 yılında ilk Stoke Mandeville Tekerlekli Sandalye Sporları Oyunlarını organize ederek oyunların temelini atmıştır.
Bu gelişmelerden sonra Dr. Gutmann oyunların ülke dışına çıkması gerektiği fikrini gündeme getirse de, ilk başlarda beklediği desteği göremedi. Ta ki 1952 yılında Hollandadan gelen küçük bir sporcu kafilesiyle uluslar arası ilişkiler adına önemli bir adım atılmış oldu.
1957 yılında Stoke Mandeville Oyunları Komitesi kurularak, oyunlar 3 sene orada düzenlendikten sonra , alınan kararla olimpiyatların yapıldığı şehirlerde yapılması planlanmış, mümkün olmayan durumlarda ise başka şehirlerde düzenlenmiştir.
OYUNLAR HAKKINDA AZ BİLİNENLER
Paralimpik Oyunların logosu , agitos hareket halindeki ruhu temsil eden yeşil, mavi, kırmızı eğrilerden oluşmaktadır. Bu renkler tüm dünyada kullanılan ülke bayraklarını temsil etmektedir.
Kör futbolunda artların eşitlenmesi için tüm oyuncuların gözleri bağlanır. Çünkü bu kategoride mücadele eden sporcuların bazıları kısmende olsa görebiliyor.
Atletizm dalında yarışan görme engelli sporcular iple bağlı oldukları rehberlerke koşma hakkına sahipken, yüksek atlama yapan sporcular rehberlerinin alkış temposuyla ne kadar yükseldiklerini anlayabiliyorlar.
2016 Rio Paralimpik Oyunlarında iki kişilik mülteci takımının yer aldığı oyunlarda, Suriyedeki iç savaş sırasında bacağını kaybeden yüzücü İbrahim el- Hüseyin ve İranlı disk atma sporcusu Shahrad Nasajpour altın madalya için mücadele etti.
100 metre paralimpik rekoru 10.72 saniyeyle bir uvzu eksik olan Ajibola Adoye adlı Nijeryalı sporcuya aittir. Bu rekor, Kanadalı olimpiyat rekortmeni Donovan Baileyin 9.84lük derecenin bir saniye gerisindedir.
1960 ROMA-İTALYA
Bu yılda olimpiyat oyunları ve paralimpik oyunları ilk kez aynı şehirde gerçekleştirildi ve paralimpik oyunlarının ilk yaz organizasyonu olarak tarihe geçti
1972 Heidelberg,ALMANYA
Münih olimpiyatlarından hemen sonra paralimpik oyunların düzenlenmesi planlanmış fakat siyasi sebeplerden dolayı Heidelbergte yapılmıştır. Başka bir ilkse Heidelberg oyunlarına bazı branşlarda görme özürlü oyuncular katıldı ve böylece bir ilk daha gerçekleştirildi.
1988 Seul, KORE
Engelli sporcular burada ilk kez ana olimpiyat tesislerinde, olimpiyat yarışmacılarıyla aynı kulvarda yarıştı.
1992 Barcelona, İSPANYA
İlk kez olimpiyat oyunlarına ait bir televizyon kanalı oluşturuldu ve eşi görülmemiş yepyeni bir seyirci kitlesi yarattı.
1996 Atlanta ABD
İki yeni paralimpik spor; rugby ve yelken bu oyunlarda gösteri sporu olarak sergilendi.
TÜRKİYE NİN PARALİMPİK OYUNLAR KARNESİ
Türkiyenin paralimpik oyunlar macerası 1992 Barcelona da bir yüzücümüze davet gelmesiyle başladı. 1992 Barcelona ve 2000 Sidney
Olimpiyatlarıda birer , 2004 Atinada 8, 2008 Pekinde 16 , 2012 Londra 69 ve son olarak 2016 Rioda 79 sporcuyla rekor bir katılım sergiledi.
İLK MADALYAMIZ KORHAN YAMAÇTAN
Türkiye, 1992 Barcelonadan bu yana katıldığı paralimpik oyunlarında ki ilk madalyasını 2004 Atinada elde etti. Atıcılık branşında altın madalya kazanan Korhan Yamaç, altın madalya kazanarak adını paralimpik oyunlar tarihine yazdırdı.
ALTIN MADALYA ALAN İLK KADIN SPORCUMUZ
2008 Pekin paralimpik oyunlarında okçuluk branşında altın madalya kazanan Gizem Girişmen oyunlarda altın madalya kazanan ilk sporcumuz oldu. Ayrıca 2010 yılında Laures Dünya Spor Ödüllerine aday gösterilen ilk sporcu oldu.
TARİHE GEÇEN TÜRK İBRAHİM BÖLÜKBAŞI
Olimpiyatlar tarihinde bugüne kadar 13 sporcu hem paralimpik, hem de olimpiyat oyunlarına katılma başarısı gösterdi. Bugüne kadar hiçbir sporcu aynı yıl düzenlenen olimpiyat ve paralimpik oyunlarında yarışmadı. Görme engeline rağmen RİO 2016 Paralimpik oyunlarında serbest güreşte mücadele veren Bölükbaşı, 15 gün sonra Paralimpik Oyunlarında judoda tatamiye çıkarak dünya spor tarihine geçti.
2016 RİO PARALİMPİK OYUNLARINDA TÜRKİYE
Milliler, oyunlarda ki en fazla altın madalyasını RİOda elde etti. Orgaziasyonda 6.kez boy gösteren ay yıldızlılar, 2004, 2008, 2012 deki birer altın madalyadan sonra 2016da elde ettiği 3 altın madalya ile en başarılı performansını sergiledi.
ALTIN KADIN NAZMİYE
2012 Londra Paralimpik Oyunlarında 40 kiloda şampiyonluğa uzanan Nazmiye Muratlı, 2016 Rio Paralimpik Oyunlarında 41 kiloda 104 kiloluk kaldırışıyla Dünya Rekoru kırarak oyunlardaki altın sayısını ikiye çıkardı.
İKİNCİ ALTIN ABDULLAHTAN
Masa tenisi erkeklerde (class 4 ) milli sporcu Öztürk, finalde Çinli rakibini 3-1lik skorla geçerek altın madalyanın sahibi oldu.
TAKIM SPORLARINDA BİR İLK
Son Avrupa Şampiyonluğunda kürsünün zirvesinde yer alan golbol kadın milli takımı 2016 Rio Paralimpik oyunlarına da damga vurdu. Altın madalya kazanan sporcularımız oyunlar tarihinde Türkiyeye takım sporlarındaki ilk şampiyonluğu getirdi.
KÜBRADAN GÜMÜŞ MADALYA
Milli sporcumuz, masa tenisi tek kadınlarda ( class 7), finaldeki rakibine yenilerek gümüş madalyanın sahibi oldu.
RİODA 5 BRONZ
Judo kadınlarda Mesme Taşbağ ve Ecem Taşkın, atletizm erkekler 1500 metrede Semih DENİZ, atıcılık kadınlar 10 metre havalı tabancada Ayşegül Pehlivanlar ve masa tenisi çift erkeklerde Öztürk kardeşler bronz madalyanın sahibi oldu.
ZİHİNSEL ENGELİOLMAYAN SPORCULAR PARALİMPİK OYUNLARDA
Sydney 2000de spanya skandal bir olaya imza atarak, zihinsel engelli basketbol takımındaki 12 sporcudan 10unun sağlam olduğu ortaya çıkmıştı. Takıma sızan gazeteci Carlos Ribagorda, Brezilya 1988 ve Eurobasket 1999da mücadele eden bazı oyuncuların zihinsel engeli olmadığına dair bilgi edinmesi sonucu, oyuncular kazandıkları altın madalyaları geri vermişti. Uluslararası Paralimpik Komitesi de zeka engelli sporcuların müsabakalarını paralimpik oyunları programındançıkararak, 2004 Atina ve 2008 Pekin OYUNLARInda yer vermemişti.
DERS ALINMASI GEREKENLER
UKRAYNA NIN RİODAKİ SIRRI
Ukrayna RİO 2016 Olimpiyat Oyunlarında başarılı sayılmayacak bir performans sergilerken, paralimpik oyunlarında ise 172 sporcusundan 117si madalya kazanarak inanılması güç bir performans sergileyerek adından söz ettirdi. Ukraynanın yakın tarihindeki siyasi, ekonomik krizide göz önünde bulundurursak bu başarısı oldukça şaşırtıcı.
Aslında bu başarının sırrı alt yapıya ve engelli bireyleri verilen değerin bir sonucu. Bu başarılı çalışmanın altında İNVASPORT adlı program yatıyor. İnvasport projesiyle ülkenin her bölgesine paralimpik sporuna özel okullar, tesisler açılmış , engelliler için beden eğitimi, spor ve rehabilitasyon amaçlı bir sistem olması yatıyor.Engelli çocuklar için ülkenin dört bir yanına açılan tesislerin önemi kadar, engelli çocukları
bu tesislerle buluşturabilmekte önemli. Sürekli ülkemizde ki tesis sayılarıyla ilgili açıklamalar yapılırken, gençlerimizi, engelli çocuklarımızı bu tesislerle buluşturamadıktan sonra neye yarar ki tesis yapmak
Türkiye nüfusu ve nüfus içerisindeki engelli sayısı düşünüldüğünde alınan madalya sayısının yeterli olduğunu söyleyemeyiz. Özellikle Ukrayna başta olmak üzere müslüman ülkelerden Özbekistan, İran, Cezayir gibi ülkelerin madalya sayıları düşünüldüğünde onlardan öğreneceğimiz bir çok şey olduğu kesin.
PARALİMPİK YOKSA , OLİMPİYATTA YOK!!!
2001 yılında IOC VE IPC nin aldığı bir kararla bir ülkede paralimpik oyunları olmadan olimpiyat yapılamıyor. Olimpiyatları organize edecek ülkeye olimpiyatların bitiminden en geç 3 hafta içerisinde paralimpik oyunları yapma zorunluluğu getirildi ve organizasyonun adı olimpiyat ve paralimpik oyunları olarak değiştirildi.
Ülkemizin olimpiyat
oyunlarına adaylığında bile paralimpik kelimesinin geçmemesi işin en baştan
yanlış yapıldığının bir göstergesi. Bir ülke olimpiyat oyunlarına aday olacaksa
paralimpik oyunlarına gereken önemi vermek zorunda. Bu konuda özellikle Türkiye
Paralimpik Komitesi Başkanı Yavuz Kocaömerin mücalesini görmezden gelmek
mümkün değil. Katıldığı her etkinlikte organizasyonun OLİMPİYAT VE PARALİMPİK
OYUNLARI olarak anılması gerektiğini bıkmadan dile getirmesi yanlış oluşan
algının düzelmesi adına çok önemli.
Son olarak tv
kanallarında vatandaşlara sorulan paralimpik nedir? Sorusuna verilen
cevapları duyunca güksek mi ağlasak mi bilemiyorum. Çünkü olimpiyatlara
adaylığımızı koyan bir ülke olarak yetkililerin bile paralimpik oyunları
nı dile getirmemeleri oldukça şaşırtıcı. Ama unuttukları bir nokta var:
PARALİMPİK YOKSA OLİMPİYATTA YOK