LA Lakers takaslarla ne kazandı? Lakers’ın çıtası ne? Play-off’a kalabilirse neler yapabilirler? LeBron James, sevenlerine yeniden bir şampiyonluk yaşatabilir mi?
Basketbolseverler için Los Angeles ekibini ele alıyoruz.
2019-2020 şampiyonluğunun ardından taraftarlarına şampiyonluk ve umut dolu sezonlar hayal ettiren, devam eden iki sezonda takımına önemli yıldızları ekleyen Lakers, şampiyonluk beklentisiyle çıkılan 2020-2021 ve 2021-2022 sezonunda umduğunu bulamayıp gerileme dönemine girmiş, daha önce kulüple şampiyonluk yaşayan koç Frank Vogel’la yollarını ayırmış ve takımın başına Darvin Ham’ı getirmişti.
2022-2023 sezonunun ilk maçına son şampiyon Golden State Warriors karşısında çıkan ve 123–109 mağlup ayrılan Los Angeles ekibi, takip eden 11 maçta yalnızca 2 galibiyet alabilmişti.
Hayranlarının bu sezona da kayıp gözüyle baktığı, sonrasında yükselip alçalan grafiği ve yıldızlarının üst üste yaşadığı sakatlıklarla umut vermeyen bir takım görünümüne bürünen Lakers, son düzlüğe girerken yaptığı takas hamleleri ve takım kimyasının gözle görülür artışının ardından gelen galibiyetlerle gözünü tekrardan şampiyonluğa dikmiş durumda.
Öncelikle takaslarla başlayalım.
Sezon boyunca Anthony Davis’in sakatlıkları, Russell Westbrook’un sürekli eleştirilen oyunu, benchten gelen oyuncuların istikrarsız performansı sebebiyle takımın yıldızı LeBron James’in çabaları da yetersiz kalmıştı.
D'Angelo Russell, Jarred Vanderbilt, Malik Beasley, Mo Bamba ve Rui Hachimura gibi çıtası yüksek; takım oyununu oynayabilen, kritik anlarda skor üretebilen oyuncularla Lakers farklı bir kimliğe büründü. Yeniden bir hedef kazanan, hücum-savunma dengesini oturtmayı başaran Darvin Ham’in ekibi, play-offlara göz kırpmaya başladı.
Takımın yıldızı LeBron James, süreci “Normal sezon için kariyerimin en önemli 23 maçı. Bu benim sahip olduğum türden bir zihniyet ve umarım takım arkadaşlarım da aynı zihniyete sahip olur.” sözleriyle anlatıyor.
“Play-off’lara kalmak için zorlamak istiyorum. Kendimi iki sezon üst üste play-off dışında görmek istemiyorum. Bu, benim DNA’mın bir parçası değil. Burada oturmuş sayı rekoru ve bu tür şeyler hakkında konuşuyoruz ama play-off’a kalma ve şampiyonluk için rekabet etme konusunda daha tutkuluyum.”
Şu an Play-In potasında bulunan ekipte talihsizlikler yalnızca sezon başıyla sınırlı kalmadı. D’Angelo Russell ve LeBron James’in bir maç arayla gelen sakatlıkları yorumculara ve basketbolseverlere ‘Lakers yine playoff dışında mı kalacak’ sorusunu yeniden sordurdu.
Yıldız oyuncularının problemleriyle planları değişen, takımını play-off’lara götürebilmek için her türlü zorluğa göğüs geren Darvin Ham ve ekibi, takımın bir diğer yıldızı Anthony Davis’in üzerine yıkılan oyun ve onun yükselen grafiğiyle de bu dönemeci aşmayı başarıyor.
Sezonun flaş fakat son zamanlarda gündeme düşen haberler sebebiyle çalkantılı ekiplerinden Memphis Grizzlies karşısında Mücadeleyi 40 sayı, 20 ribaund, 2 asist, 2 blok ile tamamlayan Anthony Davis, 21 Mart 2003’te Boston Celtics karşısında 48 sayı, 20 ribaund ile mücadele eden Shaq O’Neal’dan bu yana ilk kez 40 sayı – 20 ribaund barajını aşmayı başaran Lakers oyuncusu oldu.
Peki, Davis’in yükselen grafiğinde takasların payı var mı?
Anthony Davis sakatlık sorunu yaşamadığı her süre içerisinde üstüne takım kurulabilecek, dur noktası ve neredeyse eksiği olmayan, dış şut atabilen, blok vurabilen, yeri geldiğinde içeriyi delebilen, çember alanında rakibine adeta korku salan, ribaund alabilen durdurulması güç bir oyuncu. Lakers yaptığı bu takaslarla yıldız ismi Anthony Davis’in istediği konfor alanını da oluşturmuş durumda.
Takıma yeni katılan oyuncular arasında dış şut atabilecen, ve savunmayı delebilen hareketli uzunlar, Malik Beasley ve Jarred Vanderbilt gibi birkaç pozisyonu savunabilecek gard forvetler bulunuyor. Takasın bir diğer ismi D’Angelo Russell ise yerine geldiği Russell Westbrook’un aksine %40’a yakın üçlük yüzdesiyle saha yerleşimini rahatlatıyor.
Takıma diğer katılan isimlerden Mo Bamba ve Rui Hachimura, yüksek sıralardan draft edilmiş fakat bir türlü beklenen sıçramayı yapamamış oyuncular. Her iki isim de, iki yıldızın etrafında kariyerlerinde sıçrama yapma fırsatına sahip olacaklar. LeBron James ve Anthony Davis önderliğinde takıma katılan genç yeteneklerin getireceği enerjiyle birlikte bambaşka bir serüven bizleri bekliyor.
Peki bu takımın gerçekçi play-off şansı ne?
Lakers şu anki tabloya baktığımızda 32 galibiyet ve 34 mağlubiyetle 9. Sırada bulunuyor. Oynayacakları 16 maçın 11’ini kendi konferanslarında bulunan rakiplerine karşı çıkaracaklar.
Koç Ham, takasların ardından hedeflerinin 6. sıra olduğunu söylemişti. Hemen önlerinde, 8. basamakta Dallas Mavericks ile iki, Clippers ile üç galibiyet farkı bulunuyor.
Lakers oynadığı son iki maçta batı konferansının güçlü ekiplerinden Golden State Warriors ve Memphis Grizzlies’i yıldız isimleri Lebron James ve D’Angelo Russell yokluğunda yenmişti. Bu olumlu tablonun devam etmesi, yorumculara göre Russell’in problemsiz dönüşü ve Anthony Davis’in sağlıklı kalmasıyla ilintili.
Koç HAM yaptığı son açıklamada Russell’in durumunda beklenmeyen olumsuzluklar olmadığının, kontrollerinin iyi gittiğinin ve Cumartesi günü oynanacak olan Toronto Raptors maçıyla sahalara dönebileceğinin sinyallerini vermişti. Oyun karakterini geliştiren bu kadar önemli bir parçaya yeniden kavuşacak olmak, Lakers’ın umudunu artırıyor.
Peki Lakers playoff’a kalabilirse neler yapabilir? Bu takımın çıtası nedir?
Lakers, son 10 maçlık grafikler itibarıyla ligin en formda üç takımından biri konumunda. Play-off’ta neler yapabilecekleri ligi bitirecekleri yerle doğrudan alakalı fakat güçlü rakiplere karşı yıldız oyuncularının yokluğuna rağmen oynadıkları oyun, takımın kimyasındaki olumlu enerji, neredeyse her oyuncudan katkı almaları gibi durumlar sebebiyle play-off’larda beklenti üstüne çıkmaları sürpriz olmaz.
Elbette ki 20. sezonunu da dolu dolu geçiren LeBron James’in gözü, olası play-off başarısı sonrası finallerde olacak.
LeBron James’in tecrübesi, takımdaki diğer arkadaşlarının olumlu özelliklerini ortaya çıkarması, takımın motivasyonunu sağlaması ve yükseltmesi liderlik vasfının çok yüksek olması, Lakers fanlarına “Mamba mentalitesini” anımsatıyor.
Onun sağlıklı olduğu bir tabloda çıtasının her daim zirve olacağını düşünerek ve bekleyerek yazıyı noktalıyorum.
Önümüzdeki süreçlerde yeni içeriklerde buluşmayı diliyor, yazıyı okuyan herkese teşekkür ediyorum.
